Mesut’a Mektuplar
Mesut’a Mektuplar

AİLE AĞACI
Pavlownia tohumu ekilir ekilmez önce yönünü aşağı çeviriyor can suyunu aldığında. Toprağın derinliklerine tıpkı bir kılıç gibi sokuyor kökünü. Bir anker oluşturup kendisini sağlama alıyor böylece. Genetiğindeki statik ilmi ve bütün mekanik prensipleri kullanarak başlıyor gelişmesine.
“Toprak fakir ve kumlu, gübre yok, su az” demiyor, öyle bir tutunuyor ki dünyaya, bir daha koparabilene aşkolsun. Sonra istikameti yukarı çeviriyor. Dimdik arşa doğru.. Topraktan aldığı gücü genetik aklıyla birleştirip gıdım gıdım kullanıyor, ve daima ölçerek biçerek örüyor gövdesini. Topraktaki enerjiyi, dışarıdaki ısıyı, rüzgârı, üstüne gelen tüm ağırlığı ve yükleri saniye saniye hesaplıyor, gereken yere gerektiği kadar veriyor zerrelerini hücre hücre. Gövdesini mümkün mertebe narin ve ince, boyunu uzun ve düzgün tutuyor. Kendi ağırlığını tartıyor büyüdükçe. Az miktarda Enine, çok daha fazla boyuna aktarıyor yapı taşlarını. Rüzgârı kollayıp güneşi bekleyerek köküne kuvvet, gövdesine boy veriyor.
Zamanı gelince yapraklarını açmaya başlıyor gökyüzüne dua gibi. Ve oralardan yağıyor ihsan altın yağmuru gibi dolarak büyük yapraklara. Hiç bir hüzmesini ziyan etmeksizin emiyor güneşin iksirini, onun da hesabı var. Genetikteki Kimya mühendisi boş durmuyor, Oksijen veriyor dünyaya bedava. Çiçekler böyle oluşuyor, meyveler böyle tatlanıyor.
Çiçekleri arılara nektar, yaprakları böceklere mekân, Gölgesi insana çardak oluyor. Dallarına kuşlar konuyor, Ormanın rüzgârını kesiyor. Tabiatın ters ciğeri oluyor, temiz nefesi veriyor yanık nefesi alıp.
Gövdesi insanlara kalmış. Dik ve taviz vermeden dümdüz arşa uzayan cemali olabildiğince düzgün ve istikrarlı. İşlerken lifleri yol gösterir ustaya, doğru yolda işlesin. Kolay kıymık vermez ters çalışan rendeye, falçataya. Boyuna ve daima ileri çalışarak işleyin, üretin. Faydalı şeyler yapın yeter ki. Malzememiz sağlam mı sağlam ama hafif ve yumuşaktır yürürsen suyuna.
Seni yakından tanıyan bir kimsenin Pavlownia ağacını neden bu kadar sevdiğini, benimsediğini ve büyütmek için çırpındığını anlaması zor değil.
Hayırlı yaşlar olsun Babacığım; İkinci ve üçüncü kuşaklarla artan irtifamızda yapraklarımızdan yükselen dualarımızın altında açacak değişik renkte çiçeklerimiz, çevresinde hasat edeceğimiz farklı tahıllarımız ve yapacak çok balımız olacak.
Ali Eren

Babacığım, Hacı Abi, Patron, Sn Başkan, Amca, Çocuklarımın Mesut Dedesi, 89. doğum yılın kutlu olsun..!
Sanırım daha önceki 88 yılda böyle bir kutlama yapmamış olmanın birikimiyle ve telaşsızca, en kalabalık doğum gününü kutluyoruz, bu kutlama yıllarca devam edecek gibi görünüyor; sana yıllar önce verdiğim sözü tutarak bu 21.yy kitabını hayata geçirmemi bana nasip ettiği için de yüce Allah’a şükrediyorum. Sayende hem senin hikayeni yazma fırsatı buldum hem bizlere senin üzerinden, her zamanki gibi gene bir çok yeni bilgi kazandırdı, hem de hafızamızı güncellemiş olduk. Ben de bu arada üzerimdeki tüm ağırlaşmış ve yıllanmış
hafıza yükümü kayda geçirerek hafifledim, sanki bir nev’i doğum yaptım ya da 30 kilo vermiş gibi oldum..:) Merhum Amcam, Kardeşin Dr. Sacit Eren’in de sorguladığı gibi:” Yapacak daha iyi bir işim var mı.?”
Küçükken bizleri sabah uyandırırken: “90 okka pirinç, küçük kazana…yesin keleşlerim, dağdan gelince.!” türküsünü söylemen hala kulaklarımda… Hangi kazanları kastettiğini ise hala çözemiyorum. Ama doğru yoldayız, çözmek üzereyiz.. Sadece, tam olarak ne zaman varacağımızı bilmiyoruz. Hep sağlıklı kal… doktorları şaşırtmaya devam et, lütfen.!
Bizlere ve çocuklarımıza örnek olmaya ve ilham vermeye devam et; noktaları birleştirmemizi sağla.. Koca İTÜ’lü çınar.!
EVİMİZİN DİREĞİSİN, GÖZÜMÜZÜN BEBEĞİSİN.!
Haluk’un(2 Numara)
Çalişkanliğiniz, disiplinli ve ölçülü davranışlarınız ile bizlere hep örnek oldunuz. Eşiniz ile saygı ve sevgi dolu ilişkiniz ve kayınpederim olarak sizi tanıdıgım 23 yıl içinde kırıcı, incitici, iğneleyici hiç bir söz veya davranışa yer vermeyen, açık sözlu, içten, direkt davranışlarınız sayesinde hayatımın her zaman tatlı bir meltem havasında gçmesini sağladınız. İyi niyetiniz ve zerafetinize her zaman müteşekkir olacağım.
Reyhan

Sevgili Dedem’e,
Hz. Mevlana der ki;
Nice kişiler vardır ki dizimin dibindedirler, ama benim için sanki Yemen’dedirler. Yemen’de olan niceleri de vardır ki sanki dizimin dibindedirler.
Bu doğumgününüzde sizin rakamlarla yaşınız değil ömrünüz, anılarınız ve tecrübeniz kutlanıyor. Hayat bizi fiziken farklı yerlere düşürse de Hz. Mevlana’nın bahsettiği gibi, bu özlem çok yüzeysel ve önemsizdir çünki biz bir aileyiz ve gönüllerimiz hep birdir.
Bizlerin sizlerden öğrendiği, anladığı ve benimsediği en büyük lütuf AİLE ve önemidir. Aile dayanıklılıktır, aile hoşgörüdür, destektir, sabırdır, terbiyedir. Ama aile herşeyden çok sevgidir. Ve bu hal yaş 89 da olsa, doğum yılı 89’da olsa bizim için aynıdır.
Bize küçücük yaşlarımızdan itibaren çalışkanlığınızla, iyi niyetiniz ve nezaketinizle, manevi ve dini istikrar ve inancınızla örnek olduğunuz için “Küçük Erenler” olarak çok şanslıyız. Standartlar hep yüksekti, bizden öncekiler hep daha zor şartlarda başarılı olmuştu; kimi zaman hayal kırıklığı yaşattıysak, sürç-i lisan ettiysek affola…
Gönülbirliğiyle geçireceğimiz nice mutlu, sağlıklı, huzurlu, az laflı, çok işli, senelere ve doymadan kalktığımız ve dualarla noktaladığımız sofralara…
İlk torunun, Dilara, Ekim 2014

Dedecigim, Bugun, 89. dogum gununuzde bana hayatim boyunca verdiginiz sevgi, emek ve akil icin size tesekkur etmek istiyorum. Sofradan doymadan kalkmak, ya da, “Elimden geleni yaptim” deyiminin onemi ,”Kul hakkı yememek” ile her gun bana ogrettiklerinizin degerini daha cok anliyorum. Bir gun sizinle calisabilmek icin kendimi hazirliyorum. Yakinda beraber kutlamak uzere, size, su anda yaninizda olan tum ailemizle birlikte nice, saglikli yillar diliyorum. Dogum gununuz kutlu olsun!
Kerim Demir EREN
Sevgili Mesut Dedecim,
Bu sene arkama döndüm ve bir de gördüm ki koskoca 18 sene olmuş. Veli meşedeki pavlovnialar gibi çabucak büyümüşüm. Ancak dönüp önüme baktığımda, kütüğünde 89 halkalı koskoca bir çınar gördüm. Çabuk büyüdük, ancak ince dallarımız göğe doğru uzadıysa da senin görkemli dallarının altında filizlendik. Ben, kardeşim, kuzenlerim, ve ailemizin daha nice üyeleri bu dalların altında kendimizi güvende hissettik. Sevmeyi, mühendisliği, tevekkül etmeyi, ehemmi mühime tercih etmeyi, disiplini, kararlılığı, namaz ilm-i hâlini, gerektiğinde Allah’a sığınmayı, pratik höşmerim tatlısını, kara demiri, şeytan arabalarını, yi-de-bil çorbalarını, ağız tatlarını, sağlığın önemini, ailenin önemini hep dallarının meyvelerinden saydık ve yediğimiz meyvelerin tadına doyamadık.
Mesut Dedecim bu vesileyle size ve ailemize sağlıklı, mutlu, sevgi dolu, ve meyveleri bol bir 89. halka diliyorum. Allah uzun ömürler versin.
Emre

